Son olarak Habertürk TV ve Habertürk Radyo da sabahları Gün Başlıyor programında sunucu – yorumcu olarak görev yapan Selçuk Tepeli çok ilginç ve çarpıcı yorumları merak uyandırıyordu. Fox ana haberi Fatih Portakaldan devralacağı bilgisi heyecan yarattı. Cesur ve bilgi dolu yorumları nasıl bir kariyere sahip olduğunu gündeme getiriyor. Hakkında çok fazla bilgi bulunmayan Tepeli’nin sosyal medya hesapları da pek görünmüyordu. Kısaca kariyerine bakılacak olursa;
1974 yılında İstanbul’da doğan Selçuk Tepeli, Marmara Üniversitesi Fransızca Kamu Yönetimi Bölümü mezunu. Selçuk Tepeli, IEP Rennes’de Avrupa Birliği Avrupa’da Sınırlar ve Kamu Hareketleri üzerine mastırını yaptı. Öğrencilik yıllarının Fransa da geçtiğini ve AB Parlamentosunda staj yaptığını kendisi programlarda aktarmıştı.
Medya sektöründe Aktüel ve Newsweek Türkiye dergisi yayın yönetmenliğini yapan Selçuk Tepeli, Habertürk yayın danışmanlığı, Gazete Habertürk Hafta Sonu ekleri genel yayın yönetmeni görevlerini yürüttü. Habertürk TV’de Ceyda Karan’la birlikte Eksen adlı programı yapan Selçuk Tepeli, Fatih Altaylı’nın görevi bırakmasından sonra Habertürk gazetesinin genel yayın yönetmenliğini yaptı. Temmuz 2018’de Habertürk gazetesi kapandıktan sonra da bir süre Habertürk TV genel yayın yönetmenliğini yaptı. Birkaç ay önce bu görevi de bırakan Selçuk Tepeli Habertürk TV’de Gün Başlıyor programında sunucu – yorumcu olarak görev yapıyordu.
Hakkındaki yorumlar ise şöyle;
-Başbakanlık ofisine bisiklete giden izlanda başbakanı tarzında bir yayın yönetmeni. Alıştık takım elbiseli elinde puroyla vs. gezen yayın yönetmenlerine böyle sırt çantalı falan yüksek lisans öğrencileri gibi giyinen yayın yönetmenini garipsiyor insan. olsun iyidir, hastır, mütevazidir kendisi.
-Çizdiği genel tavır, tutum ve davranışla kendi pozisyonu için klasik çizgiden uzak biri olmasına karşın; brand week 2014’teki konuşmasında, onlarca yıldır kanıksanmış değerler hakkında itibarsızlaştırıcı tavrıyla huzursuz etmiş biri. o gün itibariyle reklamcı ve reklamveren karşısında konuşmasından mıdır bilinmez; “gazeteciliğe bu ülkede fazla anlam yükleniyor aga. biz de sonuçta herhangi biri gibi bir iş yapıyoruz.” tavrı rahatsız etmiştir. dünyaca ünlü gazetelerde tanıdığı dünyaca ünlü gazeteciler olmasına, hatta bu gazetelerde kendisinin de görev almış olmasına saygı duymakla beraber, bir gazetenin gazete olması için tasarım, şıklık, estetik gibi şeylerden çok çok çok önce sahip olması gereken şeyin objektivite ve hemen her farklı fraksiyon ve toplumsal olaya eşit uzaklık olduğunu hatırlatmak isterim. belki bi’ göz atmak isterse diye;